Kadınlar, yaşadıkları toplumun normlarına ve beklentilerine uyum sağlamak zorunda hissederek çeşitli baskılar altında kalıyorlar. Bu baskılar kadının fiziksel, duygusal ve ruhsal sağlığını olumsuz etkileyebilir.
Bazı toplumlarda kadınlar sportif aktivitelere katılmaktan veya dışarıda egzersiz yapmaktan kaçınmak zorunda hissedebiliyorlar. Bu durum, sağlığın en önemli bileşenlerinden biri olan fiziksel aktiviteden mahrum kalmalarına sebep olurken bir süre sonra obezite, kalp hastalıkları gibi sağlık sorunlarıyla karşılaşmalarına da neden olabilir.
Ancak kadınlar hem özel yaşamlarında hem de sosyal hayatta en büyük hasarı maalesef ki duygusal sağlıklarına alırlar. En basit örneklerden biri olan evlilik yönündeki toplumsal baskıdır.
Kadınların belirli bir yaşta evlenmesi gerektiği gibi toplumsal beklentiler, kadınları ilişkilerinde baskı altına alabilir ve bu da kaygı ve depresyon gibi duygusal sorunlara yol açabilir. Zamanla bu bakı ve kısıtlamalar, kadınların ruhsal sağlığını da etkileyebilir. Hele ki bir de kadın kariyer yapmasının dezavantajlı olduğu bir toplumda yaşıyorsa.
Böyle toplumlarda, kadınlar iş hayatında başarılı olsalar dahi kendilerini yetersiz hissedebilirler. Bu da özsaygı sorunlarına ve ruhsal sıkıntılara neden olabilir.
Kadınların çocuk, ev işleri ve iş hayatı arasında denge kurmaları genellikle zorlu bir mücadeledir ve bu denge sürekli olarak değişebilir.
Bu durum, kadınların bütünsel sağlığını etkileyebilir. Sağlık halini her zaman bütünsel ele aldığımı biliyorsunuz. Ruhsal veya duygusal olarak sağlıklı olamayan bir insanın fiziksel sağlığından bahsedemeyiz. Toplumsal yargıların ve Kadınların fiziksel, duygusal ve ruhsal sağlığını korumak için toplumun bu tür normlarını sorgulamak ve değiştirmek gerekir.
Bu dengeyi sağlamak için destek sistemleri oluşturmak, zaman yönetimi becerilerini geliştirmek ve kadınların kendilerine zaman ayırmayı öğrenmeleri önemlidir. Buna bir lüks, boşa geçen vakit olarak bakmamak gerekir. Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların iş ve aile yaşamları arasında daha iyi bir denge kurmalarını destekleyen politikaların uygulanması da kadınların sağlığını olumlu yönde etkileyecektir.
Kadınların kendilerini özgürce ifade edebilecekleri, kendi potansiyellerini keşfedebilecekleri bir ortam sağlamak, sağlıklı bir toplumun temelidir. Çünkü; Dünya’da her şey KADININ eseridir (M. Kemal Atatürk)
Dünya Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun.